Aile Planlaması

    Aile planlaması, tüm bireylerin ve çiftlerin istenen sayıda, istenilen zamanda ve doğru zaman aralıklarında, maddi ve manevi sorumluluğu üstlenebilecekleri kadar çocuk sahibi olmalarına olanak sağlayan yöntemlerdir. Aile planlamasının amacı çocuk sayısını kısıtlamaktan ziyade bireylerin ve çiftlerin beklentilerine göre bebek sahibi olmasını sağlamaktır. Bu noktada başvurulan jinekolog, kişilerin beklentilerine uygun doğum kontrol yöntemlerinin ve ilaçların belirlenmesinde danışmanlık yapar ve gerekli uygulamaların gerçekleştirilmesini sağlar.

    Kadınlarda doğum kontrolü sağlamak için kullanılan en yaygın modern yöntemler doğum kontrol hapları, cilt altı implant ve rahim içi spiraldir. Bunların yanı sıra aylık veya 3 aylık iğne, spermleri öldüren tablet ya da fitiller ve tüp ligasyou olarak adlandırılan kadının eşey tüplerinin bağlanması yöntemleri de aile planlamasında etkili bir şekilde kullanılır. Erkeklerde ise prezervatifler ve vazektomi olarak adlandırılan kanalların bağlanması uygulaması başvurulan doğum kontrol yöntemlerindendir. Aile planlaması hakkında daha fazla bilgi almak ve merak ettiklerinizi danışmak için Doç. Dr. İlker Kahramanoğlu ile iletişime geçebilirsiniz.

    Aile Planlamasında Kullanılan Doğal Yöntemler Nelerdir?

    Doğal aile planlaması yöntemleri, adet döngüsünü doğurgan veya doğurgan olmayan kısımlarında doğal belirtilerin gözlemlenmesi yoluyla gebeliğin planlanması ya da doğurgan dönem boyunca cinsel ilişkiden kaçınarak gebeliğin engellenmesi olarak tanımlanır.

    Takvim Yönetimi

    Bir diğer ismi ritim yöntemi olan bu metod, kadınların doğal doğum kontrol yöntemleri içinde en sık başvurulanlardan biridir. Adet döngüsü takip edilerek uygulanan bu yöntemde kadınlar yumurtlama döneminde cinsel ilişkiye girmezler. Takvim yöntemi, gebelikten korunmada %45-88 oranında başarı gösterir.

    Emzirme

    Emzirme dönemi, adet döngüsünün yaklaşık altı ay gecikmesine sebep olur. Tam emzirme uygulandığı takdirde altı aylık süreç boyunca yaklaşık %97 koruyuculuğu vardır. Etkili bir aile planlama yöntemi seçilene kadar olan sürede, bu yönteme başvurulmadan önceden bazı koşullara dikkat edilmelidir. Bu koşullar annenin adet görmemesi, bebeğin altı aydan küçük olması, bebeğin beslenmesinin anne sütüyle sağlanmasıdır.

    Koitus Interruptus (Geri Çekilme)

    Geri çekilme yöntemi, boşalmadan önce penisin vajinadan çekilerek dışarı boşalmasını gerektirir. Ancak deneyim, motivasyon, kontrol ve konsantrasyon gerektiren bu yöntem mükemmel kullanıldığında bile başarısızlığa ve güvensizliğe neden olabilir. Gebeliği %30-70 oranında engeller. Geri çekilme cinsel yolla bulaşan hastalıkları engellemez, koruyucu değildir.

    Aile Planlamasında Kullanılan Bariyer Yöntemler Nelerdir?

    Kondom (Prezervatif, Kılıf, Kaput)

    Erkeklerin kullandığı doğum kontrol yöntemlerinden en yaygın olanı kondomlar cinsel ilişki öncesinde sertleşmiş penise takılır. Kauçuk ve plastik karışımı olan lateksten yapılır. Meniyle dışarı atılmış spermlerin vajinaya oradan da rahme ulaşmalarını önler. Gebeliği engelleyen kondomlarda her ilişkide yenisinin kullanılmasına, yırtık veya delik olduğu fark edildiğinde ikincil bir doğum kontrol yöntemi kullanılmasına dikkat edilmelidir. Başarı oranı %88’dir.

    Diyafram

    Kubbeye benzer bir şekle sahip lastikten yapılan bir doğum kontrol aracıdır. Cinsel ilişki öncesinde vajinaya yerleştirilir ve diyafram rahim ağzını kapatır. İç kısmına sperm yok edici jel (spermisid) sürülür. Böylelikle, meniyle birlikte vajinaya gelen spermler rahme giremeden canlılık özelliklerini kaybeder, yumurtaya ulaşamaz. Diyaframdan fayda sağlanabilmesi için her cinsel ilişki sırasında kullanılması gerekir. Her ilişki sonrası en erken 6 saat, en geç 24 saat içinde çıkarılmalıdır. Diyafram vücut içindeyken kişi; duş alabilir, tuvalete gidebilir veya yüzebilir. Ancak her kullanım sonrası su ve sabunla temizlenip kurulanmalıdır. Tek başlarına kullanıldığında %82 oranında başarı gösterirler. Kullanım zorluğu ve pratik olmaması nedeniyle diyafram kullanmayı deneyen kadınların devam etme oranı düşüktür.

    Spermisidler (Sperm Yok Edici Jeller, Fitiller, Kremler ve Köpüren Tabletler)

    Spermisidler tek başına veya prezervatif, diyafram gibi diğer bariyer yöntemleriyle birlikte kullanılır. Spermleri yok edici etkisi olan kimyasal maddelerdir. Meninin atılmasından sonra vajinada kalan spermlerin yapılarını bozar ve işlevlerini kaybetmelerine sebep olur. Farklı çeşitleri olan spermesidler arasından krem ve jeller, kondom ve diyaframın etkilerini arttırmak amacıyla tercih edilebilir. Tek başına kullanıldığında %79 oranında başarı gösterirler.

    Aile Planlaması

    Aile Planlamasında Kullanılan Hormonal Yöntemler Nelerdir?

    Doğum Kontrol Hapları (Kombine oral kontraseptifler)

    Kombine oral kontraseptifler, diğer bir deyişle doğum kontrol hapları östrojen ve progesteron içeren, her gün aynı saatte alındığında %99 oranında gebelik önleyici başarısı olan ilaçlardır. Kadının yumurtalıklarında yumurta hücrelerinin gelişimini engeller, rahim ağzındaki salgıyı koyulaştırır. Koyulaşan sıvı spermin rahim içine ulaşmasını engeller. Doğum kontrol hapı kullanımı bırakıldığında gebe kalınabilir. Rahim ve yumurtalık kanserine karşı koruyucu etkisi olduğu bilinmektedir. Adet ağrısının ve kanama miktarını azaltır ve adet döngüsünü düzenli hale getirir. Cinsel yolla bulaşan hastalıklara karşı koruyucu değildir. Gebelik durumunda zararlı olabileceğinden dolayı doğum kontrol hapına başlamadan önce gebelik testi yapılmalıdır.

    Doğum Kontrol Haplarının Yan Etkileri Nelerdir?

    Ancak kişinin vücudu bu yeni düzene alışana kadar (ortalama 3 aylık bir süreç) bulantı, kilo artışı, ara kanamalar veya lekenme, baş ağrısı gözlemlenebilir. Doğum kontrol hapı kullanılmaya başlandığı zaman görülen mide bulantısının çözümü için, hapın uyku öncesi kullanılması önerilir. Ara kanamalar ise çoğu durumda kişideki östrojen seviyesinin düşük olduğu durumlarda meydana gelir. Ara kanamalar yaşanıyorsa ilaç kullanımı bırakılmamalı, düzenli kullanıma devam edilmelidir. Hastanın şikayeti kilo alımıysa daha düşük dozda bir ilaca geçilerek bu sorun ortadan kaldırılabilir. Eğer şikayetler azalmazsa doktora danışılması ve ilacın değiştirilmesi gerekebilir.

    Doğum kontrol ilaçları 21’lik ya da 28’lik paketler halindedir. Adetin ilk 5 gününde kullanılmaya başlanmalıdır bu yüzden ek bir korunma yöntemi kullanmaya gerek yoktur. Eğer ilaç 21’lik paketlerdeyse, ilk 21 gün kullanılır ve 7 gün ara verilip yeni bir pakete başlanır. Eğer 28’lik paketlerdeyse paket bittiğinde ara verilmeksizin yeni pakete geçilir. Paketteki son ilaçların kullanıldığı sırada adet kanaması başlar.

    Kimler Doğum Kontrol Hapı Kullanmamalıdır?

    • Adet döngüsü düzensiz olanlar sebebi belli oluncaya kadar
    • Karaciğerinde bozukluk olanlar
    • Şeker hastaları
    • Yüksek tansiyonu olanlar
    • Damar tıkanıklığı, bacaklarında şişme, kızarıklık ve ağrı gibi şikayetleri olanlar
    • 35 yaş ve üzeri sigara kullananlar
    • Mide bulantısı, kusma ve şiddetli baş ağrısı şikayetleri olanlar doğum kontrol haplarını kullanmamalıdır.

    Minihaplar

    Kadın hormonlarından biri olan progesteronu içeren doğum kontrol haplarıdır. Rahim ağzındaki sıvıyı koyulaşturarak spermin rahim içine geçişisini engeller. Düzenli kullanımında %98 oranında başarı sağlayan minihaplar her gün aynı saatte alınmalıdır. Emziren annelerin kullanması için uygun olup sütün kalitesini düşürmez. Östrojen kullanımı sakıncalı olan kadınlar için önemli bir avantaj sağlar.

    Ertesi gün hapları

    Bir diğer ismi acil kontrasepsiyon hapları olan ertesi gün hapları, korunmasız cinsel birliktelik sonrası acil doğum kontrol yöntemi olarak kullanılır. Birincil doğum kontrol yöntemi olarak kullanılmamalı ve yalnızca acil durumlarda başvurulmalıdır. İçeriğindeki hormonlardan dolayı kanamalara ve adet düzensizliğine neden olabilir. Korunmasız cinsel birlikteliktelikten sonra ilk 120 saat içinde alınmalıdır ancak 24 saat geçtiği takdirde koruyucu etkisinde azalma görülür.

    Doğum Kontrol İğneleri ve Flasterler

    Aylık iğneler

    Düzenli olarak ayda bir kez uygulanan iğneler östrojen ve progesteron içerir. Yumurtlamayı engeller ve rahim ağzındaki sıvıyı koyulaştırarak rahim içine sperm alımını önler. Düzenli kullanımında başarı oranı %99’dur. Kullanılmaya başlandıktan sonraki ilk aylarda ara kanama, baş ağrısı, baş dönmesi, kilo alımına sebebiyet verebilir. Anne sütünün kalitesini bozabilir bu yüzden emziren kadınların kullanması tavsiye edilmez.

    Üç Aylık iğneler

    Sadece sentetik progestin hormonu içeren iğneler gebeliği önlemek için kullanılan bir diğer yöntemdir. İçeriği doğum kontrol haplarına benzer. Yumurtlamayı engelleyerek rahim ağzı sıvısını koyulaştırır. Bu şekilde rahim içine spermin girmesini engeller. Düzenli kullanımında etkili bir yöntemdir. Ara kanamalar diğer yöntemlere nazaran daha sık gözlemlenebilir.

    Doğum kontrol flasterleri

    Gebelik önleyici ince, bej, yapışkan bantlardır. Östrojen ve progesteron içeren bantlar yumurtlamayı engeller ve spermin rahim ağzına ulaşmasını zorlaştırır. Bir kutu içinde bulunan 3 bandı her hafta bir tanesi kullanılacak şekilde kola, bacağa veya kalçaya yapıştırarak uygulanır. En yaygın karşılaşılan şikayet düzensiz kanamalardır. Flasterin 24 saatten uzun süre cilde temas etmediği durumda yeni kutuya başlanmalı ve ek bir korunma yöntemine başvurulmalıdır.

    Vajinal Halka

    Vajinal halka ince ve esnek bir formda olup plastikten yapılmıştır. Östrojen ve progesteron içeren vajinal halka diğer hormonal korunma yöntemlerinde olduğu gibi spermin rahim içine ulaşmasını engeller. Hormon içeriği düşük olup etkinliği yüksektir. Ara kanama daha seyrek gözlemlenir. Vajen bölgeye yerleştirilen bu halkalar 3 hafta süresince kullanılır, adet dönemine girildiğinde 7 gün boyunca kullanılmaz. 7 gün sonunda kanama devam etse bile yeni bir halkanın takılması gerekir.

    RİA (Spiral) Nedir?

    Rahim içine yerleştirilen küçük, plastikten yapılan araçlardır. Hormon ve bakır içeren iki çeşidi vardır. Kadın üreme hücresi olan yumurtanın sperm tarafından döllenip rahim içine yerleşmesini önler. %98 başarı oranına sahiptir. Bir kez uygulandığı takdirde uzun süre başka bir koruma yöntemine gerek kalmaz. Çıkartıldığında gebelik hemen gerçekleşebilir. Bir sağlık kuruluşunda gerçekleştirilmesi gereken spiral uygulaması ve çıkartılma işlemi, hafif anestezi ile yapılırsa oldukça konforludur. Kullanılmaya başlandığı ilk aylarda kasıklarda ağrı, adet miktarında artma, lekelenme veya adet süresinin uzaması gibi etkiler gözlemlenebilir. Bakırlı RİA, kanamaları arttırabilirken, hormon içeren RİA (Mirena), düzensiz kanamaların tedavisinde kullanılır ve kanamaları azaltır.

    Cilt Altı İmplant

    Deri altı implant, silastik bir tüp olup, kan dolaşımına progesteron hormonu verilmesini sağlayıp yumurtlamayı engeller ve servikal mukusu koyulaştırır. Yaklaşık 3.5 cm uzunluğunda ve 2.4 mm kalınlığında bir aparat, üst kolun iç kısmında cilt altına yerleştirilir. İşlem, lokal anestezi ile yapılır ve 3 dakika sürer. En az 3 yıl boyunca etkilidir. Etkinliği %99’un üzerindedir.

    Doğum Kontrolünde Kullanılan Cerrahi Yöntemler Nelerdir?

    Tüplerin Bağlanması

    Kadınlarda yumurtayı taşıyan tüplerin ameliyatla bağlanması işlemidir. Yaklaşık olarak %100 başarı gösteren bu yöntemde hamilelik riski yok denecek kadar olup kalıcı bir yöntemdir. Laparoskopi ile yaklaşık 15 dakikalık bir cerrahi işlem gerçekleştirilir. İşlemden 6 saat sonra eve taburculuk mümkündür. Kişinin cinsel isteğinde, vücut yapısında ve adet düzeninde değişiklikler meydana gelmez. Anne sütüne zarar vermez. Geri dönüşü mümkün olan ama laparoskopik cerrahi gerektiren bir yöntemdir. Ancak cinsel yolla bulaşan hastalıklar için koruyuculuk etkisi yoktur. Ek bir korunma yöntemi kullanılması gerekebilir.

    Vazektomi

    Erkeklerde bulunan sperm kanallarının bağlanması, kesilmesi veya mühürlenmesi ile gerçekleştirilen cerrahi bir yöntemdir. Bu yöntem sonucunda boşalma sırasında gelen sıvının görünümünde herhangi bir farklılık olmaz. Yalnızca sıvı artık sperm hücresi içermez, bu yüzden de gebeliğe karşi %100’e yakın bir koruma sağlar. Geri dönüşü oldukça zor olan bir uygulamadır.

    Aile planlaması hakkında daha fazla bilgi almak ve merak ettiklerinizi sormak için, Doç. Dr. İlker Kahramanoğlu ile iletişime geçebilirsiniz.


    Doktora Bağlan!