Meme Kanseri İstanbul

    Meme kanseri İstanbul, meme dokularında kötü huylu tümörler meydana gelmesi ile karakterize olan, tehlikeli bir kanser hastalığıdır. Meme kanseri, akciğer kanseri ile birlikte tüm dünyada en çok rastlanılan kanser hastalıklarından biridir. Günümüzde, erken teşhis uygulamaları sayesinde bu hastalığı henüz ilerlememişken tespit etmek ve başarılı bir şekilde tedavi etmek mümkündür.

    Yazımızın devamında ‘’Meme kanseri neden olur?’’, ‘’Meme kanserinde erken teşhisin önemi nedir?’’ ve ‘’Meme kanseri nerelere metastaz yapar?’’ gibi merak edilen sorulara yanıt vereceğiz. İstanbul meme kanseri tedavisi hakkında detaylı bilgi almak için içeriğimizin devamını inceleyebilirsiniz.

    Meme Kanseri Nedir?

    Meme kanseri, memedeki süt kanalları veya süt bezlerinde yer alan hücrelerin kontrolsüz ve anormal bir şekilde çoğalmasıyla başlayan kötü huylu bir tümördür. Bu kontrolsüz bölünme, zamanla bir kitle veya yumru oluşturarak sağlıklı dokulara yayılabilir. Kadınlarda dünya genelinde en sık görülen kanser türü olan meme kanseri, tek bir hastalık değil, moleküler alt tiplerine göre farklı tedavi yaklaşımları gerektiren bir hastalık grubu olarak değerlendirilmelidir.

    Başlangıçta bölgesel bir sorun iken, tedavi edilmediğinde (veya tedavi geciktiğinde) lenf yolları veya kan dolaşımı aracılığıyla vücudun diğer bölgelerine yayılma (metastaz yapma) potansiyeline sahiptir. Meme kanseri, modern tıp sayesinde, özellikle erken evrede teşhis edildiğinde tedavi başarısı oldukça yüksek olan bir kanser türüdür.

    Meme Kanseri Neden Olur?

    Meme kanserinin gelişiminde birden fazla etmen rol oynayabilir. Meme kanserinin en önemli risk faktörlerinden biri, BRCA1 ve BRCA2 gibi spesifik genlerdeki kalıtsal mutasyonlardır. Bu mutasyonlar hem meme hem de yumurtalık kanseri riskini önemli ölçüde artırır. Vücudun uzun süre östrojen hormonuna maruz kalması (erken yaşta adet görme, geç menopoz, hiç doğum yapmamış olmak) riski yükselten bir diğer önemli faktördür. İleri yaş, ailede meme kanseri öyküsü, obezite, alkol tüketimi ve geçmişte göğüs bölgesine radyoterapi almış olmak da bilinen diğer risk faktörlerindendir. Elbette bu risk grupları arasında yer almayan bireylerde de meme kanseri gelişebilir. Bu yüzden yetişkin her kadın, düzenli aralıklarla meme muayenesi yapmalı/yaptırmalıdır.

    Meme Kanseri Belirtileri Nelerdir?

    Meme kanserinin en sık rastlanan ve en bilinen belirtisi, memede veya koltuk altında ele gelen, genellikle ağrısız, sert ve kenarları düzensiz bir kitledir. Meme derisinde meydana gelen kalınlaşma, kızarıklık veya portakal kabuğu görünümü gibi değişiklikler de önemli belirtilerdir. Meme başında içe doğru çekilme, şekil bozukluğu, kabuklanma veya kanlı ya da şeffaf bir akıntı olması da kanser belirtisi olabilir.

    Ancak unutulmamalıdır ki, meme kanseri erken evrelerde hiçbir belirti vermeyebilir. Bu nedenle, belirtilerin ortaya çıkmasını beklemeden düzenli olarak kendi kendine meme muayenesi yapmak ve mamografi gibi tarama testlerini ihmal etmemek çok önemlidir.

    Meme Kanseri Tedavisi Nasıl Yapılır?

    Meme kanseri tedavisinde, tümörün evresine, moleküler alt tipine, hastanın yaşına ve genel sağlık durumuna göre farklı uygulamalara başvurulabilir. Tedavinin ilk aşamasında genellikle cerrahiye başvurulur. Gerek meme koruyucu ameliyat gerekse de mastektomi gibi operasyonlarla kanserli dokuları almak mümkün olur. Ancak mastektomide, meme dokularının tamamı alınırken meme koruyucu cerrahide tümörlerle birlikte sağlıklı meme dokusunun yalnızca sınırlı bir kısmı alınır. Cerrahiye ek olarak, kanser hücrelerini yok etmek için kemoterapi ve radyoterapi (ışın tedavisi) gibi uygulamalar da meme kanseri tedavisine eşlik edebilir. Medikal tedavi kapsamında hormon tedavilerine de başvurmak mümkündür.

    Meme Kanseri Evreleri Nelerdir?

    Meme kanserinin evreleri şu şekilde sıralanabilir:

    • Evre 0: Kanser hücreleri sadece süt kanalları veya süt bezlerinin içinde sınırlıdır ve çevre dokuya yayılmamıştır. Meme kanserinin erken evresidir.
    • Evre I: Tümör küçüktür (genellikle 2 cm’den küçük) ve lenf bezlerine yayılmamıştır.
    • Evre II: Tümör biraz daha büyümüştür veya küçük olmakla birlikte koltuk altı lenf bezlerine yayılmıştır.
    • Evre III: Tümör daha büyüktür ve/veya daha fazla sayıda lenf bezine ve göğüs duvarı gibi çevre dokulara yayılmıştır.
    • Evre IV (Metastatik Evre): Kanser, kemik, karaciğer, akciğer veya beyin gibi uzak organlara yayılmıştır.

    Meme kanseri evreleri bu şekilde sıralanabilir. Meme kanserinin hangi evrede teşhis edildiği, tedavinin başarısı ile doğrudan ilişkilidir.

    Meme Kanserinde Erken Teşhisin Önemi Nedir?

    Meme kanserinde erken teşhis, tedavinin başarısını ve hastanın hayatta kalma oranını doğrudan etkileyen en önemli faktördür. Kanser henüz meme dokusuyla sınırlıyken, yani lenf bezlerine veya uzak organlara yayılmamışken çok daha kolay bir şekilde tedavi edilebilir. Meme kanserinde erken teşhis sayesinde hastaların sağ kalım oranı %95’in üzerine çıkmaktadır. Bu nedenle, kendi kendine meme muayenesi, düzenli doktor kontrolü ve yaşa uygun mamografi taramaları, meme kanserine karşı alınabilecek en hayati önlemlerdir.

    Meme Kanseri Nerelere Metastaz Yapar?

    Meme kanseri, başlangıç noktasından vücudun diğer bölgelerine yayıldığında (metastaz yaptığında), genellikle belirli organları hedefler. Kanserin ilk yayılım durağı çoğunlukla koltuk altındaki lenf düğümleridir. Buradan kan dolaşımına karışan kanser hücreleri, uzak organlara ulaşabilir. Meme kanserinin en sık metastaz yaptığı uzak organlar sırasıyla kemik, akciğer, karaciğer ve beyindir. Kemik metastazları genellikle ağrıya veya kırıklara, akciğer metastazları nefes darlığı ve öksürüğe, karaciğer metastazları karın ağrısı ve sarılığa, beyin metastazları ise baş ağrısı, denge sorunları veya nörolojik değişikliklere neden olur.

    Meme Kanserinin Diğer Kadın Kanserleri İle İlişkisi Nedir?

    Meme kanserinin diğer kadın kanserleri, özellikle de yumurtalık kanseri ile güçlü bir genetik ilişkisi bulunmaktadır. Bu ilişkinin temelinde, BRCA1 ve BRCA2 genlerindeki kalıtsal mutasyonlar yatar. Bu genlerdeki bir mutasyonu taşıyan kadınlarda, hayat boyu hem meme kanseri hem de yumurtalık kanseri gelişme riski normal nüfusa göre çok daha fazladır. Ayrıca, bu genetik yatkınlık nadiren de olsa fallop tüpü ve periton kanserleri riskini de yükseltir.

    Meme kanseri tedavisinde kullanılan bazı hormon ilaçları (örneğin tamoksifen), uzun süreli kullanımda rahim (endometrium) kanseri riskini bir miktar artırabilir. Tüm bu nedenler göz önünde bulundurulduğunda, meme kanseri hastalarının rutin jinekoloji kontrollerini aksatmaması çok önemlidir.

    İstanbul Meme Kanseri Tedavisi Fiyatlar 2025

    İstanbul meme kanseri tedavisi fiyatları, tedavinin detaylarına göre kişiden kişiye değişebilir. Meme kanseri tedavisi kapsamında, başta cerrahi operasyonlar olmak üzere; kemoterapi, radyoterapi ve ilaç tedavileri gibi pek çok farklı uygulamaya başvurulabilir. Bu da meme kanseri tedavisi ücretinde değişikliklere neden olabilir.